WebNovels

Chapter 28 - SESSİZ ÇIĞLIKLAR

(Azra'nın Anlatımı)

Günler birbirine karışmaya başladı. Ne zaman uyandım, ne zaman uyudum… artık bilmiyorum. Zihnimde hep aynı gölge, aynı nefes, aynı bakış vardı.

Sabahları uyanırken bile, sanki rüyanın içinden çıkmamış gibi oluyordum. Odamın duvarlarında onun izi vardı. Perdelerin arasından süzülen ışığın gölgesinde bile onun silueti beliriyordu.

Okula gittiğimde arkadaşlarım fark etmeye başladı.

"Azra, iyi misin? Neden bu kadar dalgınsın?"

Onlara cevap veremedim. Çünkü nasıl anlatılır ki? Birine, gecelerimi işgal eden bir gölgeden, gündüzlerimi de esir alan bir bakıştan bahsedebilir miydim? Söylesem, deli olduğumu düşünürlerdi.

Ama ben delirmiyordum. Ben… hissediyordum.

Ders sırasında önümde açık duran defterime baktım. Elim farkında olmadan kalemi hareket ettirmiş. Sayfada yazılar değil, gölgelerin arasında duran bir çift göz vardı. Onun gözleri.

Kalbim hızlandı. Aceleyle defteri kapattım, kimse görmesin diye. Ama kendi gözlerimi kaçırmayı başaramadım. Çünkü nereye baksam, onu buluyordum.

Kütüphanede otururken, pencereye yansıyan kendi siluetim bile bana artık yabancı gelmiyordu. Kendi yüzümün ardında sanki onun varlığı gizlenmişti. Nefesim boğazıma düğümlendi. Ellerimi masanın altına gizledim, titrediğini kimse görmesin diye.

En kötüsü ise geceleri değildi artık. Geceleri ona kavuşuyordum en azından. Ama gündüzleri… gündüzleri bir sessiz işkenceydi. Çünkü kalabalığın arasında bile yalnızdım. Ve yalnızlığımda hep onun adımları vardı.

Bazen arkamdan bir ses duyar gibi oluyorum. Dönüyorum, kimse yok. Bazen bir fısıltı kulağıma dokunuyor. Çevremdeki herkes normal, sadece ben duyuyorum. Bazen de kalabalığın içinde göz göze geliyormuşuz gibi geliyor. Sonra bakıyorum, boşluk.

Ama en çok korktuğum şey, artık bu oyunun bana ait olmadığını bilmek. Onun beni izlediğini hissediyorum. Belki gerçekten burada, belki de sadece rüyalarımda. Ama fark etmez. Çünkü onun gölgesi artık benim gölgemle birleşti.

Bir akşam eve dönerken adımlarım hızlandı. Sokak lambalarının altında gölgem uzuyordu. Ama yemin ederim… yanımda bir gölge daha vardı.

Durup arkama baktım. Boş sokak. Ama içimdeki ses fısıldadı:

"Kaçamazsın…"

O an içimden geçen tek şey şuydu: Kaçmak istemiyor muyum, yoksa kaçamıyor muyum?

---

More Chapters