Reze, Denji'yi öptükten sonra mutfağa geçti. Kısa sürede yemek hazırlayıp sofraya koydu.
Denji yavaşça yaklaştı.
"Bu ne?"
Reze ona baktı.
"Yemek."
Denji tekrar baktı.
"Biliyorum da… hiç görmedim."
Reze bir an durdu, sonra gözleri açıldı.
"Biftek lan bu."
Denji bir anda etrafında zıplayarak sevinmeye başladı.
"BİFTEK YEEE, BİFTEEEEEK!"
Reze boş boş baktı.
"Bu ne ya…"
Sonra omuz silkti.
"Neyse, gel soğumasın."
Denji önündeki tabağı saniyeler içinde bitirdi. Power daha ilk lokmayı almışken Reze soğuk bir sesle konuştu:
"Lan… 10 taneyi nasıl 5 dakikada yedin?"
Denji yavaşça ayağa kalktı.
"Ben banyoya gidiyooruum…"
Banyoya girdi. Power sofrada Reze'ye baktı.
"Reze."
Reze başını çevirdi.
"Efendim?"
Power, soğuk ama tuhaf şekilde tatlı bir sesle konuştu:
"Denji'den hoşlanıyor musun?"
Reze bir an durdu, sonra yüzü kızardı.
"Bak… 50/50."
Power kaşını kaldırdı.
"Onu alırsam bir şey demezsin dimi?"
Reze ciddileşti, eli refleksle pimine gitti.
"Ne diyorsun sen?"
Power gülümsedi.
"Şakaydı."
O sırada Denji banyodan çıktı, mutfağın kapısında durdu.
"Lan bugün fişek festivali var. Kalkın."
Reze ayağa kalktı, Power da.
"Biliyoruz."
Üçü birlikte festival alanına doğru yürüdü. Kalabalık, ışıklar, sesler…
Power bir anda durdu.
"Ben bi yere gidip geliyorum."
Power uzaklaşınca Reze Denji'ye baktı.
"Şuradan izleyelim mi fişekleri?"
Fişeklerin en net göründüğü yere geçtiler. Patlamaya son 30 saniye vardı.
Reze Denji'ye döndü.
"Denji."
Denji baktı.
"Ne oldu?"
Reze derin bir nefes aldı.
"Senden hoşlanıyorum."
Denji'nin yüzü kıpkırmızı oldu.
"NE?"
Reze gözlerini kaçırdı.
"Aslında bayağıdır… söyleyemedim."
Denji birkaç saniye dondu. Sonra bir anda Reze'yi kendine çekti ve onu öptü.
On saniye boyunca hiçbir şey umurlarında olmadı. Sadece fişekler ve ikisi vardı.
On yıl sonra.
Denji ve Reze'nin iki çocuğu vardı. Biri kız, biri erkek. İkisi de iblis avcılığını bırakmıştı.
Power, çocuklarla yerde oynuyordu.
Reze mutfaktan seslendi:
"Denjiciğim, yemek hazır."
Denji merdivenden inerken bağırdı:
"Geliyooorum."
Masaya oturdular. Sessiz, normal, huzurlu bir hayat.
Ve bu sefer gerçekten bitmişti.