WebNovels

çelikteki yemin: kıyametin kapısı

Burcu_Boya
28
chs / week
The average realized release rate over the past 30 days is 28 chs / week.
--
NOT RATINGS
228
Views
Synopsis
yeni otobot hikâyesi
VIEW MORE

Chapter 1 - Boğucuların efendisi

Mavi alevler vadinin her taşına işlemişti. Yemin Alevi'ne giren otobotlar, artık sadece savaşçılar değil, kendi bedenlerini silaha dönüştürmüş, yaşam enerjilerini patlayıcı güce çevirmiş alev muhafızlarıydı. Her temas, Boğucu ordusunu geriye savuruyor; patlayan çekirdekler vadinin çelik duvarlarında yankılanan son bir şarkı söylüyordu.

Ama gökyüzünde yeni bir gürültü başladı. Patlamalar bile onun sesini bastıramıyordu. Bulutlar, görünmez ellerle yırtılır gibi ikiye ayrıldı. Aralarından siyah bir yarık açıldı — sanki uzayın kendisi yarılıp başka bir karanlığı içeri salıyordu.

Ve o yarıktan Boğucuların Efendisi indi.

---

İnişin Ağırlığı

Efendi, vadinin üzerine çöken kara bir güneş gibiydi. Zırhı, yıldızsız geceden dövülmüş gibi ışık emmiyor; bakıldığında, plaka aralarından başka boyutların kıvılcımları görünüyordu. Gözleri iki kara yıldız çekirdeği gibi titreşiyor, baktığı her metal parça hızla çürüyordu.

Omuzlarından göğe doğru uzanan zincirler vardı — uçları görünmüyor, sanki evrenin başka noktalarına saplanmış gibiydi. Her adımı, toprağı değil, gezegenin damarlarını sarsıyordu.

Ayakları vadinin çelik zeminine değdiğinde, kilometrelerce ötede bile dağlar çatladı. Mavi alevler, onun varlığı karşısında titredi, geri çekildi. Yemin Alevi bile Efendi'nin gölgesinden korkmuş gibiydi.

— Demek hâlâ direniyorsunuz… dedi. Ama sesi kulaklara değil, doğrudan çekirdeklere işliyordu. Her otobot, kendi içinde bu sesi hissetti.

---

Çaresiz Çarpışmalar

Valkyros, felçli kanatlarını zorla kaldırdı, plazma kanatlarını Efendi'ye savurdu. Ama zincirlerden biri ona çarptığında kanatlarının ışığı sönüp gövdesi yere çakıldı.

Thermablade, çift plazma kılıcını yakarak üzerine atıldı. Kılıçları Efendi'nin bacak zırhına vurduğunda, metalin içinden siyah kıvılcımlar çıktı ve kılıçlar toza dönüştü. Saldırı gücü, Efendi'nin kalkanına bile ulaşamamıştı.

Gravitor, yerçekimi alanlarını manipüle edip Efendi'yi sabitlemeye çalıştı. Ama Efendi'nin çevresindeki hava dalgalandı — fizik yasaları çöktü. Yerin çekimi, gökyüzüne, göğün çekimi yerin merkezine doğru dönüştü. Gravitor'un sensörleri alarm verirken, kendi gövdesi parçalanmaya başladı.

---

Kayıplar

Genç savaşçı Sornatek, vadinin girişinde kalan son topçu bataryasını korumak için zincirlerin önüne geçti. "Vadimiz… senin olmayacak!" diye bağırdı, çekirdeğini aşırı yüke soktu. Patlama, Boğucu ordusunun ön hattını yok etti.

Ama patlama dindiğinde, Efendi orada duruyordu. Bir adım bile geri gitmemişti.

Aetherion, yan yana savaştığı iki savaşçıyı birkaç saniye içinde kaybetti. Frekans kanalından boğuk bir ses duyuldu:

— Savunma protokolleri yüzde 12… daha fazla—

Sesi tamamlayamadan, zincirlerden biri onu çekip gökyüzüne fırlattı.

---

Son Çelik Sözleri

Ironsurge, tüm bu yıkımı izlerken çekirdeği alarm seviyesine ulaştı.

— Kardeşlerim… biz düşersek, yıldızlar düşer, dedi.

Efendi ona doğru ilerledi.

— Yıldızlar çoktan düştü, diye karşılık verdi ve zincirlerinden birini fırlattı.

Zincir Ironsurge'un göğsünü deldi, çekirdeğini kavradı. Enerji, zincir boyunca yukarı çekiliyordu. Ama Ironsurge, çekirdeğini kendi isteğiyle patlatmaya karar verdi.

Yemin Alevi'nin son kademesi devreye girdi. Vadinin zemini mavi beyaz bir ışıkla titremeye başladı. Her otobot, Efendi'yi durdurmak için kalan son enerjisini açığa çıkardı.

Tam çekirdek patlamak üzereyken… gökyüzünden ikinci bir ışık indi. Bu kez ışık, karanlığı değil, Efendi'yi bile geri iten saf enerji dalgaları yayıyordu.

---